Evet o benim. Aldığı 30 kilonun sorumlusu. Bazen uykusuz kalmasına sebep ve her zaman aklı bir karış havada bir kızı olan. Toparlan dediği. Toparlanamayan, gözlerini ondan alan. Onun küçük kızı, ilk göz ağrısı olmasa da, ona anneliği ikinci kez yaşatan, illallah ettiren bazen.

O benim de, peki o kim?

O anne. Yani senin, onun annesi gibi. Her şeyden fedakarlık eden. Onu farklılaştıran, kızına özlem duysa da onu elleriyle gönderen, başka bir ülkede yaşasın diye her daim destek olan, “şimdi dışarı çıkıyorsun, makyaj yap, kendine gel, sonra da bana mail at, çık dışarı eğlen” diyen. Elini hep omuzunda hissettiğim. “Şimdi ben sana bir şey söylücem, bana kızıcaksın ama ben bir şey yaptım” dediğimde, gülümseyip, “yani hata yapmışsın” diyen ama uzatmayan. Bazen uzatan, ama genelde uzatmayan.

Bana hayvanları sevdiren, pis o elleme demek yerine, küçücük yaşımda kucağıma tavşan, kedi, köpek veren.

Herkesin annesi özeldir evet. Her anne gibi o da özel ama duruyorum bakıyorum da, dünyaya faydası olan, hayvanlara yardım eden, merhamet sahibi olan, güçlü kadınlar yetiştiren iyi bir insan benim annem. O yüzden, annem iyi ki doğmuş. İyi ki gelmiş, iyi ki eli değmiş bu dünyaya, bana, ablama, babama….