Her şeyi geçtim. Nasıl bir anne  olurdum? On beş yaşında gibi ağlayan bir anne mi  olurdum? Kendini odasına kapamış Nirvana dinleyen, bir bebeğinin olup olmadığının farkında olmayan, yoksa onu kapıda bekleyen ve tüm sorumluluklarından sıkılmış, mutfakta yemek yapmaya lanet eden. Yoksa kocasını her şeyden önceye koymuş, hayatını unutmuş bir anne mi? Çocuğunu bile hatırlayamayan. Çocuğunun hayatını, onun isteklerini hep ikinci plana atmış, ona kendinden başka kimseye güvenmemesini resmen öğretmiş bir anne mi? Ne yapamayacağını bilemez halde, savrulmuş bir anne mi?

Nasıl bir anne olurdum? Olsaydım, bir çocuğa bu hayatta tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek, elini her düştüğünde hatta düşmeden tutacak, sırtını sıvazlayacak, geçti diyecek bir anne olabilir miydim? Her şeyden önce onu koyabilir miydim? Kendi benliğimden vazgeçmeden ama bencilliğe de kaymadan, onu bu hayata hazırlayabilir miydim? Hayat arkadaşımdan önce onu koyabilir miydim her şeyin üstüne? Yapabilir miydim gerçekten? O ağladığında gözlerinin içine bakıp acısını hissedebilir miydim? O kadar büyür müydüm? Benden daha önemli biri olduğunu kabul eder miydim?